#evdekal
Aşağıda yer alan linkler üzerinden ülkemizin dört bir yanındaki Tiyatro ve Operalar bir tık uzağınızda.
BİR NEFES DEDE KORKUT – İstanbul Devlet Tiyatrosu
Sen işitirsen eğer kalbin diliyle, bütün canlılar; ovalar, ağaçlar, taşlar, kuşlar konuşur. En küçük ayrıntı görünür olur. Seherler ve geceler destan anlatır, sen işitirsen. Havanın, toprağın, denizin,
dağların, taşların, insanın dilinden anlamak kalbi duymaktır. Geçmişten bugüne birlikte yaşamın bilincini aktaran en kadim anlatılardır Kitabı Dede Korkut. Geçmiş, gelecek bugün bir olur, insan bir parçası... Var olmanın
hissiyatını o günlerden bugünlere aktardık biz de Dede Korkut’un bir nefesiyle
OSMANCIK – Ankara Devlet Tiyatrosu
Osman Bey’in, cihan devleti olma hayalini gerçekleştirme destanıdır Osmancık. Bir göç tufanıdır Türkün hayatı. Orta Asya’nın Amuderya’sından, Söğüt'ün Domaniç’ine yürüyüşünün
şanlı akışıdır Osmancık. Osmancık’tan, Osman Bey’e, Osmanlılara yürüyüştür bu...
G.BIZET – Carmen (OPERA)
Tchaikovsky şöyle der : ‘’ Carmen, bir dönemin müzik zevkini kusursuzca yansıtan nadir eserlerden biridir. On sene içinde Carmen dünyanın en ünlü operası olacaktır.’’ Besteci bu sözleriyle
sanki geleceği görmüştür. Carmen bugüne kadar sadece etkileyici müziğiyle değil güçlü ve bağımsız bir kadının hikayesini anlatmasıyla da tahtını korumuştur. Ana konusu Prosper Mérimée'in Carmen
adlı kısa romanından alınan operanın hikâyesi 1830 civarlarında İspanyanın Sevil şehrinde geçer. Eserin baş kadın kahramanı çok güzel, ateşli ve bir tütün fabrikasında işçi olarak çalışan bir çingene
genç kız olan Carmen'dir. Carmen bir kavga sırasında tanıştığı tecrübesiz bir asker olan onbaşı Don José'yi kandırır. Bu ilişki yüzünden Don José eski nişanlısını bırakır. Birliğindeki üst rütbedeki subayların
emirlerine karşı gelip askerlikten kaçar. Bir kaçakçı ekibinin üyesi olur. Carmen ise kendinden bıkıp boğa güreşçisi Escamillo ile sevgili olur.
G.DONİZETTİ - L’elisir d’amore (Aşk İksiri) OPERA
Yapıt orijinalinde 19. yüzyıl başlarında İtalya'nın bir köyünde geçmektedir. Bu sahnelemede ise eserin dönemi, 2000'li yıllara taşınmıştır. Konu, herhangi bir şehrin merkezinde yükselen plazalardan birinde yer alan büyük
bir şirketin ofisi içindeki ilişkiler üzerinden anlatılmaktadır. Ofis görevlisi Nemorino, şirket müdürü Adina'ya aşıktır. Zeki, başarılı ve güzel bir kadın olan Adina, Nemorino'nun dürüstlüğüne
ve samimiyetine ilgi duymaktaysa da ona yüz vermez. Şirketin başkanı Belcore de Adina'ya ilgi duymaktadır… Nemorino'nun imdadına her derde deva bulduğu iddiası olan şarlatan Dulcamara yetişecek, onu sihirli iksiri ile kandıracaktır. Neyse
ki, güzel Adina iki aşk arasında kalsa da, zengin kız fakir oğlan aşkı mutlulukla sonlanacaktır.
REİS BEY –ANARA DEVLET TİYATROSU
YAZAN: NECİP FAZIL KISAKÜREK
Görevinden hiç taviz vermeyen, yasalara son derece bağlı, kanun makinesi, taş kalpli bir ağır ceza reisinin vicdan muhasebesinin anlatıldığı oyunda, idam mahkûmu genç, Reis Bey’e şöyle haykırır: Reis Bey! Bu dünya
dört köşe değildir. Mühürlü kalbinizin bir gün açılmasını dilerim! Beni asacaksınız! Fakat, ruhum sizi bu dünyada ve ötelerde adım adım takip edecek!..
LEYLA İLE MECNUN (ANKARA DEVLET TİYATROSU)
YAZAN: İSKENDER PALA
Leylâ ile Mecnun’un aşkları eski bir efsanedir. Leylâ ile Mecnun arasında geçen, birbirine kavuşamayan ve aşkları uğruna ölen iki gencin öyküsüdür.
Eskişehir Şehir Tiyatroları
Bir Şehnaz Oyun
Gergedan
Keşanlı Ali Destanı 1 , 2
Ağır Roman
Van Devlet Tiyatrosu
Kahvede Şenlik Var
Hisseli Harikalar Kumpanyası 1, 2
İstanbul Efendisi 1 , 2